BÜRO MEMUR-SEN

Delegemiz Yazgan’la ‘Yola Devam’ Dedi; Zirveden Yeni Zirvelere Yolculuğumuz Sürecek
Büro Memur-Sen 8. Olağan Genel Kurulu’nda Genel Başkanımız Yusuf Yazgan güven tazeleyerek yeniden Büro Memur-Sen Genel Başkanı seçildi. Yönetim Kurulu ise Kaan Çetinbaş (Genel Başkan Vekili), Ahmet Kızıl (Genel Başkan Yardımcısı-Teşkilatlanma), Hüseyin Yüksel (Genel Başkan Yardımcısı-Mali İşler), Cemal Üstün (Genel Başkan Yardımcısı- Basın ve İletişim), Mahmut Ergen, (Genel Başkan Yardımcısı- Mevzuat ve Toplu Sözleşme) ve Zekeriya Köftercioğlu (Genel Başkan Yardımcısı- Eğitim ve Sosyal İşler)’dan oluştu.
BÜRO MEMUR-SEN, HİZMET KOLUNDA ÇÖZÜM İÇİN TEK ADRES, YETKİ İÇİN TEK KONUM
Genel Başkanımız Yusuf Yazgan genel kurulun açılışında ise birlik ve beraberliğimize vurgu yaptığı konuşmasında “Ayrışmayı, kutuplaşmayı ve kavgayı geride bırakarak; birlikte dayanışmanın, kardeşlik ruhuyla anlaşmanın, hepimiz için önemli ve kıymetli olan ortak fikirde buluşmanın sonucunda Büro Memur-Sen’in geldiği zirve ve istikrar, başkaları için hayal, bizim için ise “elhamdülillah” dediğimiz ve gurur duyduğumuz bir övünç tablosudur.” ifadelerini kullandı. Yazgan, Büro Memur-Sen’in, özverili çalışmalarla hizmet kolumuzda; çözüm için tek adres, yetki için tek konum olarak üye sayımızı artırmaya devam ettiğimizi söyledi.
İSTİŞAREYİ, BİRLİKTE YÖNETMEYİ FELSEFEMİZ HALİNE GETİRDİK
Konuşmasında üye ile iletişimin güçlendirilmesi, ortak aklın ve istişarenin önemine değinen Yazgan, “Üye ile güçlü iletişim, teşkilat ile ortak fikir” anlayışıyla, şubelerimizi hem geliştirdik, hem de güçlendirdik. Saha ile masa arasında kurulacak köprünün temellerini sağlam atmak, mekanizmayı doğru işletmek için hem istişareyi hem de birlikte yönetmeyi felsefemiz haline getirmekten asla taviz vermedik.” dedi.
OLMAZLARIN YA DA İMKÂNSIZLARIN ARKASINA SIĞINMAYIN!
“Önümüzde 8. Dönem Toplu Sözleşme var. Masada karar çıkması, masanın sadece emek tarafının değil aynı zamanda işveren tarafının da sorumluluğundadır.” ifadesini kullanan Yazgan, hükümete seslendi: “Kamu işveren temsilcilerine de buradan sesleniyorum; olmazların ya da imkânsızların arkasına sığınmayın, bahane üretmek herkesin başarabileceği bir husustur. Önemli olan sosyal adaletsizliği gidermek, kamu görevlilerinin gelirini arttırmak, giderlerini azaltmaktır. Adil, makul teklifleri masada kabul etmektir. Onun için işveren tarafı; masaya olumsuz bir tavırla gelmek yerine, kamu görevlilerinin beklentilerini görecek, sendikaların haklı tekliflerine “evet” diyecek bakış açısıyla gelmelidir.”