KONFEDERASYON HABERLERİ

Genç Memur-Sen Türk Dünyası Akademisi Coşkuyla Tamamlandı
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Genç Memur-Sen tarafından TİKA ve YTB iş birliğiyle düzenlenen Türk Dünyası Akademisi’nin kapanış programında yaptığı konuşmada, gençliğin medeniyet perspektifiyle donatılmasının, adil bir dünya mücadelesinin en güçlü zemini olduğunu vurguladı. Yalçın, “Biz ucuz işlerin değil, gelecek günlerin kalıcı iş ve eylemlerinin sendikasıyız” dedi.
Genç Memur-Sen’in Türk Dünyası Akademisi, gençlerin Türk Dünyası’na ilişkin tarihsel, siyasal, kültürel ve jeopolitik farkındalıklarını artırmayı hedefleyen Türk Dünyası Akademisi kapanış programı Memur-Sen Genel Merkezi’nde gerçekleştirildi. Programa; İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmettin Bilal Erdoğan’ın yanı sıra TİKA Başkanı Abdullah Eren, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Abdulhadi Turus, Genç Memur-Sen Başkanı Dr. Mesut Emre Balcı ve çok sayıda davetli katıldı.
Programda konuşan Ali Yalçın, Genç Memur-Sen’in bir gençlik hareketi olarak medeniyet değerleri ekseninde gençlere perspektif kazandırmayı amaçladığını belirterek, Türkiye ve dünyadaki gelişmeleri doğru okuyan, tarihsel ve kültürel bilinçle hareket eden bir gençliğin inşası için yoğun bir gayret ortaya koyduklarını ifade etti.
Genç Memur-Sen Akademileriyle Gönül Coğrafyasına Açılıyor
Genç Memur-Sen’in akademi programlarıyla gençlerin medeniyet havzasını tanımasını ve bu alanda temel bir okur-yazarlık kazanmasını hedeflediklerini dile getiren Yalçın, bu kapsamda 2021 yılında Kudüs Akademisi’nin hayata geçirildiğini, beş haftalık eğitimin ardından TİKA ve YTB’nin desteğiyle 56 gencin Kudüs’e uğurlandığını hatırlattı.
Ardından Balkan Akademisi’nin gerçekleştirildiğini belirten Yalçın, dört haftalık eğitim sürecinin sonunda 60 gencin Balkanlar’a gönderildiğini ifade etti. Türk Dünyası Akademisi’nin ise gençlerin Türk Dünyası’na ilişkin tarihsel, siyasal, kültürel ve jeopolitik farkındalıklarını artırmayı amaçlayan kapsamlı bir eğitim programı olduğunu vurguladı.
Yalçın, Genç Memur-Sen’in bugüne kadar Kudüs Akademisi, Balkan Akademisi, Uluslararası Öğrenciler Yaz Seminer Programı, Akademik Düşünce Eğitim ve Medeniyet (ADEM), Aile Akademisi’nin ardından Türk Dünyası Akademisi’ni de altıncı kez TİKA ve YTB iş birliğiyle başarıyla gerçekleştirdiğini kaydetti.
“Emek Hayatın Tümüdür”
Memur-Sen olarak mücadeleyi sadece sendikal alanla sınırlamadıklarını belirten Ali Yalçın, “Emek hayatın tümüdür” anlayışıyla ülkenin ve gönül coğrafyasının meselelerini merkeze alan bir duruş sergilediklerini söyledi.
Yalçın, ahlakın hukuktan, insanın bilgiden, mananın maddeden dışlandığı ideolojik dünya düzenine karşı güçlü bir itiraz ortaya koyduklarını ifade ederek, hak, emek ve adalet mücadelesini fikir ve eylemle birlikte yürüttüklerini dile getirdi.
“Mazlumun Yanında, Zulmün Karşısındayız”
Emperyalist ve Siyonist zulüm düzenine karşı direnişi, zihinsel sömürüye karşı bilinçlenmeyi savunduklarını kaydeden Yalçın, insanı, emeği, hakikati ve inancı merkeze alan bir sendikal kimlikle hareket ettiklerini belirtti.
İnsanın ve emeğin paranteze alındığı, bilginin ve üretimin ahlaktan koparıldığı düzen karşısında ahlakı savunduklarını ifade eden Yalçın, dijital hegemonyaya, dayatılan cinsiyetsizliğe ve aile düşmanlığına karşı fıtratı ve aileyi koruyan bir duruş sergilediklerini vurguladı.
Genç Memur-Sen: Bir Medeniyet Hareketi
Genç Memur-Sen’in bugüne kadar kitap meclisleri, akademiler, seminerler, yarışmalar ve kültür-sanat faaliyetleriyle gençleri idrak, şuur, bilgi ve eylem düzleminde geleceğe hazırladığını belirten Yalçın, amaçlarının kelamı ve kalemi hak yoluna adamış bir nesil yetiştirmek olduğunu söyledi.
Konuşmasının devamında; “Biz ucuz işlerin sendikası değiliz; gelecek günlerin, kalıcı iş ve eylemlerinin sendikasıyız” sözünü hatırlatan Yalçın, zulme karşı hakikati haykıran, medeniyet birikiminden güç alan fikir devrimcileri gençler yetiştirmeyi hedeflediklerini dile getirdi.
Türk Dünyası Akademisi Başarıyla Tamamlandı
Program sonunda yapılan çekilişle 60 gencin Türk Dünyası Gezisi’ne katılma hakkı kazandığını, 40 katılımcıya ise kitap hediyesi takdim edildiğini belirten Yalçın, Türk Dünyası Akademisi’nin gençlerin akademik gelişimine katkı sunan, Türk Dünyası bilincini güçlendiren nitelikli bir eğitim programı olarak başarıyla nihayete erdiğini söyledi.
Bilal Erdoğan: Genç Memur-Sen, Akif İnan’ın hayalini anlatmaya çalışıyor
Programda konuşan Bilal Erdoğan, TGSP’de görev aldığı dönemde Genç Memur-Sen ile tanıştıklarını ve 10 yıla varan bir paydaşlık çerçevesinde birlikte önemli projeler üstlendiklerini dile getirdi. Genç Memur-Sen’in gerçekleştirdiği programlar kapsamında sadece gençlere değil okullardaki ve kampüslerdeki öğrencilere hitap eden çalışmalarıyla güzel bir çizgi ortaya koyduklarını ifade eden Bilal Erdoğan, “Bu projelerin çok daha ileriye gideceğine inanıyorum. Hakikaten Memur-Sen’in potansiyeli çok yüksek. Genç Memur-Sen’in cazibesi de ortada” ifadelerini kullandı.
Sözlerinin devamında Memur-Sen’in kurucusu Mehmet Akif İnan’ın yalnızca bir sendikacı olmadığını hatırlatan Bilal Erdoğan, “Genç Memur-Sen, Mehmet Akif İnan’ın neden kapsayıcı işlere giriştiğini, nasıl bir hayali olduğunu anlatmaya çalışıyor” şeklinde konuştu.
Batıya yalnızca dıştan benzeyerek bir yerlere gelebiliriz anlayışının yanlış olduğunun yeni anlaşıldığını ifade eden Erdoğan, “Biz ne denli kendi kültürümüzle yeniden buluşabilirsek, ne denli özgüvenli buluşabilirsek dünya ile bir araya gelebiliriz. Türki ülkelerin bağımsızlığını kazandığı günlere kıyasla Türkiye’nin gücüne göre sözümüz dinleniyor. Elbette ki bunlar siz gençlerin inşa edeceği Türkiye Yüzyılı çalışmalarının altyapı çalışmaları. Böyle bir zamanda Türk dünyasını ufkunuz içerisinde yakın düşünün. Gençler olarak olaylara kariyer odaklı değil, Kazakistan’da Türkmenistan’da ne yapabilirim olarak bakın” dedi ve konuşmasını tamamladı.
Turus: Bu vizyon bilgi, kültür ve gençlikle anlam kazanacak
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanı Abdulhadi Turus da programda yaptığı konuşmada, Genç Memur-Sen Türk Dünyası Akademisi’nin bir kapanıştan ziyade yeni bir farkındalığın ve yolculuğun başlangıcı olduğunu belirterek, Türk Dünyası’nın yalnızca bir coğrafya değil; ortak hafıza, ortak vicdan ve ortak gelecek olduğuna dikkat çekti. Türk Dünyası fikrinin bugün hamasi bir söylemin ötesine geçerek stratejik bir devlet aklına dönüştüğünü ifade eden Turus, bu vizyonun bilgi, kültür ve gençlikle anlam kazanacağını vurguladı.
Akademiye 72 ülkeden 6 bin 500 gencin başvurmuş olmasının bu vizyonun gençler nezdinde karşılık bulduğunu gösterdiğini dile getiren Turus, sekiz haftalık eğitim sürecinde sloganlardan ziyade şuurun öne çıktığını söyledi.
“Türk tarihinin dünyada daha çok yer alması için çalışıyoruz”
Programda konuşan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanı Abdullah Eren ise TİKA’nın çalışmaları ve geçmişten bugüne kadar Türk dünyası adına gerçekleştirdiği çalışmalardan bahsederek, “Bizim Türk dünyası ile kurduğumuz ilişki samimi bir ilişki. Gerçekleştirdiğimiz projelerle Türk tarihi ve kültürünün dünyada daha çok yer alması ve duyulması adına çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
TİKA olarak Genç Memur-Sen’in projelerini her zaman desteklediklerini ifade eden Eren, ilerleyen süreçte de ortak çalışmaların sürdürüleceğine ve bölgedeki insanların ve gençlerin geçmişten gelen birikimi ile yoğurulduğu bir gelecek adına yolculuklarının devam edeceğini söyledi.
Mesut Emre Balcı: Hem güçlü hem haklı olmanın mücadelesini veriyoruz
Genç Memur-Sen Başkanı Mesut Emre Balcı ise dünya yolculuğunda Türk dünyasının bir kültür birliği oluşturduğunun altını çizerek; “Biz kuvvetli bir kültürün mirasçısıyız. Bütün çalışmalarımızda bunu anlatmaya gayret ediyoruz. Maalesef güçlü olanın haklı olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Ancak biz bu kültür coğrafyasında hem haklı hem güçlü olmanın mücadelesini genç arkadaşlarımızla birlikte vermeye çalışıyoruz. Yaptığımız bütün çalışmalar, bu bilince hizmet etmeye, bir gencimizin daha bu anlayışa kavuşmasına katkı sunmaya yöneliktir. Biz bu kültür havzasından beslenecek gençlerin peşindeyiz” dedi.
Sözlerinin devamında Türk kültür mirasının sorumluluğunu taşıyan kişiler olarak dünyanın neresinde bir acı ve mağdur varsa onların karşısında olduklarını belirten Balcı “Srebrenitsa katliamının, Filistin’de yaşanan zulmün tam karşısındayız. Suriye’de yaşanan zulüm nedeniyle vatanlarını terk etmek zorunda kalanlara kapılarını kapatırken, Rusya-Ukrayna Savaşı’nda Ukraynalılara kapılarını açan ırkçılığın da karşısındayız. Bu perspektifle, bu anlayışla daha güçlü işler yapmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.
Program; gerçekleştirilen hediye takdimi ve çekilen hatıra fotoğrafının ardından son buldu.





